Karakoyunlu ilçesinde oturan 9 çocuk 58 torun sahibi Pürüze Polat, ‘Olaylar yaşandığında 6-7 yaşlarındaydım. Annemin yardımıyla kurtuldum. Ermeniler her şeyimizi yakıp yıkmışlardı. Sadece insanları öldürmekle yetinmeyen Ermeniler, buldukları değerli eşya ne varsa onları da beraberinde alarak götürmüşlerdi’ dedi. Yine Karakoyunlu ilçesinde yaşayan 5 çocuklu 20 torun sahibi Ali Asker Türk ise ‘Ermeniler saldırınca İran’a kaçtık. 1-2 yıl İran’da kaldık. Sonra yeniden Iğdır’a döndük. Ermeniler bizlere çok eziyet etti. Babamı öldürdüler. Çok insanın canına kıydılar. İnsanları diri diri yakan bir zihniyet, şimdi soykırıma uğradığını iddia ediyor’’ diye isyan etti. Ermeni mezaliminin canlı tanıklardan Leylan Toktamışlı da Ermenilerin köylerine yaptığı saldırı sırasında, 5-6 yaşlarında olduğunu belirterek, Ermeni mezaliminden kurtulmak için Ağrı Dağı’nın eteklerine kaçtıklarını ve bir süre burada yaşadıklarını belirterek, köylerine döndüklerinde her şeyin yakılıp, yıkıldığını gördüklerini söyledi

Kacardoğanşalı Köyü Ehlibeyt Camii İmamı Hüccet'ül İslam Bayram Dalga, Kurân kültürünün egemen olduğu bir toplumsal yapının tüm ilahi önderlerin hedefi olduğunu vurguladı ve ''Kurân öğretilerini topluma yaymak tüm Müslümanların, özellikle de din alimlerinin asli vazifesidir'' dedi.

Iğdır ilinin Karakoyunlu ilçesine bağlı Kacardoğanşalı Köyü Ehlibeyt Camii İmamı Hüccet'ül İslam Bayram Dalga, İkna muhabirine yaptığı açıklamada Kurân-ı Kerim'in Allah'ın insanlara sunduğu yaşam programı olduğuna işaret etti ve ''maalesef bu yüce kitaba en azından şu ana kadar gereken önemi vermemişiz. Acaba Müslümanların yüzde kaçı bu kitabı başından sonuna kadar anlayarak okumuştur?! Bence bu oran bir hayli düşüktür. Müslümana yakışmayacak ölçüde düşüktür. Demek ki biz Müslümanlar, hayat tarzımızı kendi nefsani isteklerimize göre şekillendirme eğilimi içindeyiz. Eğer Kurân'ın sunduğu hayat felsefesini benimsemiş olsaydık, toplumumuzun Kurân öğretilerinden bu kadar uzak oluşunu nasıl izah edebiliriz? İtiraf etmeliyiz ki Kurân'dan Müslüman bir toplum olarak çok uzağız. Bu mesafeyi bir an evvel kısaltmalı, toplumca Kurân'a doğru hareket etmeliyiz. Kurân öğretilerini öğrenmek, amel etmek ve diğerlerine öğretmek tüm Müslümanların, özellikle de din alimlerinin asli görevidir'' diye konuştu.

İran Kurân Haber Ajansı İkna'nın Kurân kültürünü yayma konusunda önemli bir misyon üslendiğine de dikkat çeken Dalga, ''dini öğretileri insanlara ulaştırmanın en güzel yolu bugünün teknolojisinden faydalanmaktır. İkna, böyle bir tebliğin örneğidir. Ben bu siteyi yakından takip ediyorum ve farklı dillerde İslam dünyasındaki gelişmeleri haber formatında sunan bu sitenin Müslüman milletler arasındaki irtibatı güçlendirebilecek iyi bir köprü olacağına inanıyorum'' şeklinde konuştu.