KARAKOYUNLU - Anasayfa
  - Arşiv
     - Haberler, (Haberler)
ADAM GİBİ ADAM, İŞTE SİZE SİNAN OGAN
2058 defa okundu,
 
ADAM GİBİ ADAM, İŞTE SİZE SİNAN OGAN
 
 
 

             Bir ünlü özdeyişi sizlere anımsatmak istiyorum. “MAKSAT VATANSA, GERİSİ LAFI GüZAFTIR.” Açıkçası ülke, vatan, bayrak, yöre, toplum söz konusu ise öncelik için başka işlerin ve uğraşların ardınca gitmek teferruattır, önemli değildir. önemli olan ülke ve toplum çıkarı, için seni temsil edecek kişi ya da kişilerin kişiliğidir. Kişi eğer o göreve layıksa,  o görevi, hakkı ile yapabilecek yetenek ve becerilere sahip ise öte beri ile uğraşmak topluma ihanettir.

            Beni tanıyanlar bilir. 45 yıllık bir CHP’liyim. ölen gününe kadar da CHP’li olarak kalacağım. CHP’nin çıkarlarını korumak ve savunmak benim için asli bir görevdir.Ama toplumun ve ülkenin çıkarı söz konusu olduğunda, bazı iddialarımdan kendimi soyutlamam gerektiğini kabul ediyorum.

          Sayın SİNAN OGAN Iğdır’ın yetiştirdiği bir gencimizdir. Allah tüm gençlerimiz gibi Sinan Ogan’ı da korusun. Babasını, akrabalarını, kardeşlerini çoğumuz tanıyoruz. İlk, orta, lise öğrenimini Iğdır’da tamamlamış. üniversite öğrenimini ve sonrasını, büyük şehirlerde ya da yurt dışında sürdürmüştür. Kendini adam gibi yetiştirmiştir. Kendini gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında verdiği konferanslarla kanıtlamıştır. Kanıtlamaya da devam etmektedir.

          TüRKSAM gibi stratejik bir araştırma kurumunun başkanlığını yıllardır başarı ile sürdüre gelmiştir. Sözünü yanlı ya da yansız herkese kanıtlatmıştır. Yalnız ülkemizin üNİTER yapısının karşısında bulunanlar başka!.. Sözü dinlenmek istenen birisi olmuştur. Akıl danışılan bir bilge kişiliğe bürünmüştür. Dış basın olsun, iç basın olsun ya da görsel kuruluşlar olsun her olay sonrası Sayın OGAN’IN görüşlerine başvurmak için kapısını çalmışlardır. örneğin BİN LADİN’in öldürülme olayı ile ilgili bu sabah on un üzerinde yayın kuruluşu Sinan Ogan’ın görüşünü almışlardır.
 
          Sayın Sinan Ogan’ın gösterdiği bilgelik, ağzı laf yapması sonrası, popülerliği Sayın MHP genel başkanının dikkatinden kaçmamış. Toplum içinde  kazandığı beğenisini, Ogan’ın şahsında TBMM’ye taşımak istemiştir. İkinci sıraya yine adam gibi adam olan, hepimizin gurur kaynağı Sayın Gündüz Güneşi yerleştirmiştir. Gündüz Güneş asla, dışlanacak birisi değildir. Milletvekilliğini Sayın Ogan gibi başarı ile sürdürebilecek yapı da bir gencimizdir. Yüklenmiş olduğu birinci sınıf hâkimlik görevinden, halka ve topluma hizmet etmek için ayrılmıştır. Tercih, mensubu olduğu siyasi partinin, Sayın genel başkanına aittir. Sayın Gündüz Güneş 2007’de olsun, 2009’da olsun son gününe kadar partisinin ve arkadaşlarının yanında yer almıştır. Şimdi de aynı olgunluğu göstermesi takdire şayandır. Bu özverisi gerek yöre haklı içinde gerekse genel merkez yanında göz ardı edilmeyeceğine inanıyorum.

          Sayın Sinan Ogan’a, halkımız teveccüh gösterir ve O’nu TBMM’nin bir temsilcisi yaparsa, TBMM’nin konuşan ağzı olacaktır kanısındayım. Bilge kişiliği ile yüce mecliste sözüne güven duyulan birisi olacağına inancım tamdır. Partisinin iktidar olma durumunda ise daha iyi bir görevle ödüllendirileceğine inanıyorum.

          Yıllardan beridir TBMM’ne birçok hemşerimizi gönderdik. Sağ olsunlar, güçleri ve yetenekleri ölçüsünde hizmetlerini sürdürdüler. Başarılı oldular, başarısız oldular. Sürelerini tamamlayıp tekrar eski işlerinin başına döndüler. Eğer Sayın Ogan bizlerin O’na beslemiş olduğumuz umutlarımızı yanıltmazsa, uzun yıllar o mecliste bizlerin temsilcisi olarak kalacaktır. Meclis kürsüsünde her gün konuşan, fikrinin herkes tarafından tartışılan, düşüncelerine kulakların verildiği bir gencimiz ve övünç kaynağımız olacağından kuşkum yoktur.

          Zaman her şeyin doğrusunu gösterecektir. Sayın Ogan’ın başarı ve başarısızlığı ortaya çıkacaktır. İsterim ki bu kişiliği ve güvenilir, inanılır ve üretkenliği uzun yıllar sürsün. O’na bir tek Iğdır’ın değil, tüm ülkenin, tüm Türk dünyasının gereksinimi olduğunu hiçbir zaman unutmasın. Bu halk da kendisine düşen ve bizlere emanet edilen bu saygın gençlerimizi unutmadan onlara kucak açsınlar. Gün ve uğraş vatan için, bayrak için, toplum için hatta tüm insanlık için birlik beraberlik günüdür.

          Yüce yaratan, hepimize güç, Sayın Ogan’a yardımcı olsun!...


Celal Tumay

E-Posta:
[email protected]
IĞDIR IN SESİ GAZETESİ
Yazan: hİKMET eLP, 5 Mayıs 2011 Perşembe 12:08
Y O L U M U Z A Ç I K O L S U N

Eziz dostlarım, Türkiye’de Yaşayan Azerbaycan Türkleri l. Kurultayı’na giden yolda, çetin ve meşakkatli bir süreç yaşadık. Ancak bu meşakkatli ve çetin yol bize birlik ve beraberliğin müjdesi gibiydi. Bizim gibi birlik ve beraberliğe inamı olan dostlarımızın desteğinde yüzümüzün akıyla altından kalktık. Çok güzel ve anlamlı kararlar aldık. Kurultayımızda alınan kararlardan birisi de tabana dayalı “sivil ve demokratik” bir federasyonlaşmaya gidilmesiydi. Şimdi, düşünceyi eyleme koyma zamanı gelmiştir. İnşallah,eyleme koymayı da,yani federasyona gitmeyi de önümüzdeki Aralık ayında hayata geçireceğiz. Hiç kimseye bağımlılığı olmayan,özgür irademizi ortaya koyabileceğimiz ve de Azerbaycan-Türkiye arasında sıkı, anlamlı ilişkiler kurmayı amaç edinen bir sivil toplum örgütünü hayata geçirmek hedefimiz olacaktır.
Dostlar, bu güne kadar “ama öyle ama böyle” Türkiye’de yaşayan Azerbaycan kökenli biz Türkler hiçbir zaman birlikte durmasını beceremedik. Öyle ki üç milyon Azerbaycan Türk’ünün yaşadığı ülkemizde matematiksel olarak 550 milletvekilliğinin 23 tanesini bizlerin çıkarması gerekirken maalesef birkaç milletvekili çıkardığımız zaman kendimizi başarılı addediyoruz. Sosyal ve kültür düzeyi yüksek bir toplum olduğumuzu söylemek mümkündür. Acaba, neden siyasette başarılı olamıyoruz…? Demekten kendimi alamıyorum…
Bu gün geçmişin sorgulamasını yapmayacağım. Ancak; kanaatim şu ki zaman geldi, geçiyor. Zaman bireysellikten ve tikellikten kurtulma zamanıdır. İletişimin bu kadar geliştiği bir çağda, aydınlanmanın, bilinçlenmenin gerekliliğine inanmalıyız. Herkes çevresiyle hızlı bir şekilde iletişime geçerek toplumumuzun organize olması için elinden geleni ortaya koymalıdır. Bu bizlerin özümüze, geçmişimize karşı boyun borcumuzdur. Aramızdaki kırgınlıkları, küslükleri, çıkar çatışmalarını bir kenara bırakarak; elimizi taşın altına koymalıyız. Yakından uzağa doğru, problemlerimizi birer birer ele alarak çözmeliyiz.
Önceliklerimizin başında gelen de Haziran ayında yapılacak olan seçimlerdir. Bu seçimlerde her kes partizanlık yapma, şahsi çıkar peşinde koşma ya da “bana ne! ” demeden bulunduğumuz yerde kendimizden birini veya toplumumuza hizmetinin dokunacağına inandığımız kişileri desteklemeliyiz. Türkiye’nin neresinde olursa olsun,kayıtsız ve şartsız olarak desteğimiz, birlik ve beraberlik üstüne kurulmalıdır. Elbette ki herkesin bir siyasi görüşü vardır.Ancak siyasi kimlikten önce, bizi biz yapan kültürümüzü, kimliğimizi gözardı etmemeliyiz. İşte o zaman her ne olursa olsun, birliğimizi bozacak güç yoktur. Yolumuz açık olsun…

1 Yorum