IĞDIR’DA ERGENEKON İZLERİ Mİ?

                                               Seyfullah Türksoy

SEYFULLAH TÜRKSOY'un Araştırma yazısı

29 Mart seçimlerinin üzerinden iki hafta geçti ama tartışmaları hala sürüyor. Hemen belirteyim;
Bu seçimlerde beni en çok üzen şehir IĞDIR OLDU. Çoğunluk itibariyle AZERİ  TÜRKLERİ’NİN YAŞADIĞI ŞEHİRDE seçimi PKK’nın siyasi kanadı DTP’nin kazanması, vatanını-bayrağını seven herkes gibi beni de şok etmiş ve üzmüştür. Ne yazık ki Iğdır halkı, çok duyarsız ve sorumsuz davranmış ve çok önemli bir serhat şehrimizde PKK gölgesinin dolaşmasına sebep olmuştur. Bu konuda sorumluluğu olan herkesin büyük bir vebal altında olduğuna inanıyorum.
Bize yansıyan bilgilere göre, seçimlere son birkaç gün kala ve seçim günü Iğdır’da çok olağan üstü gelişmeler yaşanmıştır. Burada bazı resmi görevliler, dışarıdan gelen bazı kimseler ve muhalefet, ortak bir amaçta birleşmişlerdir: ‘Ne pahasına olursa olsun Ak Parti’nin kaybetmesini sağlamak!’
İki dönemdir belediye başkanlığı görevini sürdüren ve sağduyulu, vatanperver ve beyefendi kişiliği ile tanıdığımız Nurettin Aras, bazı kişilerin devreye girmesiyle birkaç ay önce zorla MHP’den uzaklaştırılmıştır. Iğdır’daki ayak oyunlarından haberdar olmayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, kendisini ziyaret eden ve dertlerini anlatmak isteyen MHP’li Belediye Başkanı Nurettin Aras ve yanındaki 30 kişilik grubu kovmaktan beter etmiştir.
Yıllarca bünyesinde bulunduğu ve Iğdır’da adeta yoktan varettiği MHP’den dışlanan Nurettin Aras’a, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Ak Parti’den aday olmasını teklif etmiştir.
Nurettin Aras, şehirdeki akil adamlarla bu durumu istişare etmiş ve sonuçta bir yandan DTP tehlikesini dikkate alarak, diğer yandan Hükümet’in Iğdır’a sağlayacağı hizmetleri düşünerek Ak Parti’nin adayı olmayı kabul etmiştir. Iğdır’ın mevcut stratejik konumu çok önemlidir. Zira bu serhat şehrimizin Ermenistan, Nahcıvan ve İran’a sınırı vardır.
Bu kadar stratejik önemi olan ve Azeri Türkleri’nin meskeni sayılan bu şehrin DTP’nin kontrolüne girmemesi gerekiyordu. Dolayısıyla ülkenin birliği bütünlüğü konusunda duyarlı çevrelerin sağduyulu davranarak güçlü bir aday etrafında birleşmesi aklın ve mantığın gereğiydi.. Bu aday Nurettin Aras’tan başkası değildi. Çünkü Aras, ılımlı kişiliği, çalışkanlığı ve dürüstlüğünün yanısıra, hayatı boyunca Iğdır’da yaşayan ve şehrin herşeyini bilen bir yöneticiydi.
Nurettin Aras’ı dışlayan MHP, Iğdır’da İstanbul’da yaşayan bir işadamını aday göstererek vahim bir hata yaptı. MHP’li adayın başarı şansı yoktu. Ancak bu sefer çok farklı unsurlar devreye girdi. Bize yansıyan ve çok sağlam kaynaklardan da doğrulatma imkanı bulduğumuz iddialara göre, Iğdır’da seçimi Ak Parti’nin kazanmaması için çok zıt çevreler adeta ittifak yapmış.
Mesela İstanbul’daki ünlü bir Caferi imam ve adamları, Iğdır’daki Azerilerin evlerini tek tek ziyaret ederek Ak Parti’ye oy verilmemesi için binlerce insana Kur’an üzerine yemin ettirmiş!.. Her taşın altından çıkmasıyla tanınan ve dini siyasete alet ederek suç işleyen bu zat-ı muhtereme ne zaman dur denileceğini ben de çok merak ediyorum!
İstanbul’dan Iğdır’a çıkarma yapan bazı kişiler, para ve siyasi nüfuzlarını kullanarak, binlerce genci adeta birer kurşun askere dönüştürmüşler. Seçim günü bu gençler halk üzerinde adeta terör estirmişler. O nedenle Azeri kökenli Iğdırlıların önemli bir kısmı oylarını kullanamamışlar.
Yoğun propagandalar sonucu bir kısım Azeri Türkleri de oy kullanmaya gitmemiş.
Seçim günü şehirde esen terör havasından Ak Parti adayı Nurettin Aras’ın kardeşi Turgay Aras da nasibini almış. Ailesinin yanında hem MHP’lilerin hem de PKK’lıların saldırısına uğramış.
Turgay Aras gibi saldırıya uğrayan pekçok insan var. Bu insanlar, seçim günü resmi görevlilerin de yeterince görevlerini yapmadığını-yapamadığını çeşitli örneklerle anlatıyorlar.

Bazı kişiler aldıkları ‘cesaret hapları’nın tesiriyle ‘vatan-millet’ adına şehirde terör havası estirip halkın hür iradesini engellerken, Iğdır’daki çoğunluğu Kürt kökenli vatandaşlarımızdan oluşan Ak Parti İl Yönetimi’nin de Ak Parti yerine DTP’ye çalıştığı iddia ediliyor. Eğer iddialar doğruysa, bunun adı düpedüz ihanet. Ak Parti Iğdır’da resmen sırtından hançerlenmiş!
Ak Parti adayı Nurettin Aras’ın bir diğer şanssızlığı da Başbakan Erdoğan'ın katılacağı Iğdır mitinginin iptal edilmesi oldu. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter kazasında şehit olması sebebiyle Başbakan Erdoğan, seçime üç gün kala tüm mitinglerini iptal etmişti.
Bu durumun ülke genelinde Ak Parti’ye en az 1 veya 2 puan kaybettirdiğine inanıyorum.
Eğer Başbakan Erdoğan, seçimden bir gün önce yapılması planlanan Iğdır mitingine katılabilseydi , Iğdır’da seçim sonuçları muhtemelen daha farklı olacaktı. Oylar bölünmeyecekti ve DTP aradan sıyrılamayacaktı.
(Bu durum bile rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu olayına daha dikkatli bakmamızı gerektiriyor. Seçimlerden hemen önce meydana gelen ve bütün Türkiye'yi yasa boğan bu kazanın sonuçlarını iyi analiz etmek gerekiyor)
Iğdır’da oy kullanmayan binlerce kararsız seçmen ve şehirde estirilen terör havası sebebiyle farklı partilere yönelen pekçok insan tercihini Ak Parti’den yana kullanabilirdi. Üstelik Başbakan’ın ziyaretiyle şehirde devletin varlığı hissedilecek ve dolayısıyla bazı resmi görevlilerin 'Ergenekon memuru' gibi hareket etmesi önlenecekti.
Iğdır’a dışarıdan gelen bazı şahısların halk üzerindeki ‘çök-yat’ propagandasının ve 'savaş tamtamları'nın da Kürt vatandaşlar üzerinde birleştirici etki yaptığı konuşuluyor. Bu bilinçli mi yapıldı, bilemiyorum!Aldığımız bilgilere göre Iğdır’daki Kürt vatandaşların seçime katılım oranı yüzde 95. Ve bu insanların neredeyse tamamı hizmet yerine etnik siyaseti tercih ederek DTP’ye oy vermiş. Üzerinde düşünülmesi gereken bir durum!
Iğdır’da maalesef bazı şahıslar meydanı boş bulmuş ve hedeflerine ulaşarak PKK’nın siyasi kanadı DTP’yi kazandırmak için adeta seferber olmuşlardır!. DTP’nin Iğdır Belediye Başkanı olan şahsı, Türkiye’ye ve Türk Bayrağına hakaretlerin ve saldırıların yapıldığı DTP Kongresi’nden iyi hatırlıyoruz! Cunhuriyet Savcılarının bu konuda mutlaka harekete geçmesi gerektiğine inanıyoruz! Bu ülke bu kadar sahipsiz değildir! Türk Bayrağına hakaret eden terör yandaşı bir şahıs belediye başkanlığı yapamaz! Yaptırılmamalıdır!
Iğdır’da Ak Parti’li Nurettin Aras’ın kazanmaması için birbirine zıtmış gibi görünen bazı karanlık güçler adeta işbirliği yaparken, bu ‘Şer İttifak’a ne yazık ki bir kısım Azerbaycan Medyası da alet edilmiştir. Gerçekler çarpıtılarak kamuoyu yanlış yönlendirilmiştir.
Dedesi Ermeniler tarafından şehit edilen ve milliyetçi-vatanperver kimliği ile tanıdığımız Nurettin Aras hakkında çok çirkin iftiralar atılmış ve Azerbaycan’daki bir televizyon kanalında bu iddialar yayınlanmıştır. Mesela bu ahlaksız adamlar, Ermeniler’in Anadolu’da yaptığı vahşet ve soykırımları sembolize eden Iğdır’daki 44 metrelik Şehitler Anıtı ve Müzesi’ni, ‘Nurettin Aras Ermeni Anıtı Açtı’ şeklinde verecek kadar alçalmış ve insanlıktan çıkmışlardır. Be utanmaz adam, madem birileri seni oraya sipariş etmiş getirmiş ve madem ille de aleyhte haber yapacaksın, daha şerefli bir yolu seçseydin! Iğdır’daki Şehitler Anıtı’nın etrafındaki Bozkurt Heykellerinden, anıttaki Türk Askeri ve Türk Bayrağı sembollerinden de utanmadın mı?!
Hadi Anıtı görmedin diyelim, şehirdeki Haydar Aliyev Parkı’ndan, İlham Aliyev Bulvarı’ndan da mı utanmadın!.. Yeni seçilen DTP’li şahıs, yarın bu isimleri kaldırdığı zaman bunun vebali kime ait olacaktır? Seni oraya getiren ve her türlü fitneye bulaşan, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki müsbet münasebetleri bozmak için canla başla çalışan ‘bazı şahıslar’ acaba hiç utanacaklar mı?
Bazı çevreler, mesnetsiz yalan ve iftiralarla Ak Parti ve Nurettin Aras düşmanlığı yapmışlardır. Şer İttifak sonuçta amacına ulaşmış ve Iğdır gibi çok hasssas bir serhat şehrinde, DTP’nin kazanmasını sağlamışlardır. Türklük davasını politik ve maddi çıkarlara alet eden cümle çapsızlar, eserleriyle ne kadar övünseler azdır!!!
Iğdır’da seçim bitti. İstanbul’dan gelip Iğdır’da terör havası estiren, gerginlik siyaseti uygulayarak Kürt vatandaşların kenetlenmesini ve DTP’nin kazanmasını sağlayan bazı şahıslar acaba şimdi vicdanen rahat mıdırlar? Onlar çantalarını toplayarak seçimden hemen sonra Iğdır’ı terkettiler. Oysa Nurettin Aras ve kardeşleri, her türlü PKK tehdidine rağmen, Iğdır’da yaşamaya, o mukaddes toprakları beklemeye devam ediyorlar. Çünkü o topraklarda dedelerini mezarları bulunuyor. Çünkü o topraklar, kolay kazanılmadı. Ermenistan’ın yanıbaşındaki bu şehrin her yanında, Ermenilerin vahşice katlettiği Türklerin kemikleri bulunuyor.
Politika ve dünyevi menfaatler uğruna, bu kemikleri sızlatanların yüzleri hiç kızarıyor mu acaba? Bunca insanı biribirine düşürdüler, fitneyle fesatla halkı böldüler. Değer miydi?
Son sözüm şudur: Başbakan Erdoğan, Iğdır’daki iddialara kulak vermeli ve bu konuyu araştırmalıdır. Özellikle Ak Parti Iğdır yönetimin DTP’ye çalıştığı yönündeki iddialar son derece önemlidir. Meydanı boş bularak adeta Ergenekon’un Iğdır şubesi gibi çalışan bazı görevliler araştırılmalı ve bağlantıları deşifre edilmelidir.